Avrupa Birliği’nde konut fiyatları son yıllarda hızla artmaya devam ediyor ve bu durum, özellikle büyük şehirlerde yaşayanlar için önemli ekonomik zorluklar yaratıyor. 2024 yılı itibarıyla, AB ülkeleri arasında konut fiyatlarının en hızlı yükseldiği ülkeler, hem ekonomik büyüme hem de yüksek talep gibi faktörlerden etkileniyor. Ancak, bu artışların getirdiği sorunlar, daha geniş toplumsal ve ekonomik eşitsizlikleri de ortaya çıkarıyor.
En hızlı artış yaşanan ülkeler arasında başı çekenler, Polonya, Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Romanya gibi Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri. Bu ülkelerde son yıllarda görülen ekonomik toparlanma ve hızla büyüyen şehir merkezleri, yüksek konut talebini beraberinde getiriyor. Özellikle Polonya ve Macaristan gibi ülkelerdeki büyük şehirlerde, inşaat sektörünün hızla gelişmesiyle birlikte konut fiyatları hızla yükseldi. Bu bölgelerdeki konut fiyatları, son beş yıl içinde %20-30 arasında artış gösterdi.
Çek Cumhuriyeti, özellikle başkent Prag’daki konut fiyatlarındaki büyük artışla dikkat çekiyor. Prag’daki konut fiyatları, artan yabancı yatırımcı ilgisi ve sınırlı arsa bulunabilirliği nedeniyle önemli bir yükselme kaydetti. Aynı şekilde, Romanya’nın başkenti Bükreş de son yıllarda hızla artan konut fiyatları ile tanınıyor. Bükreş’teki yeni inşaat projeleri ve artan yaşam standartları, şehre olan talebi artırarak fiyatların yükselmesine neden oldu.
Batı Avrupa’da da benzer bir durum gözlemleniyor. İspanya, Portekiz ve Fransa gibi ülkelerde, özellikle büyük şehirlerdeki konut fiyatları önemli bir artış gösterdi. Barcelona ve Madrid’deki konut fiyatları, hem yerli hem de yabancı yatırımcıların ilgisiyle sürekli yükseliyor. Fransa’nın başkenti Paris ve Portekiz’in Lizbon şehri de fiyat artışlarından nasibini alıyor.
Ancak, bu artışlar yalnızca ekonomik büyümeyi yansıtmıyor. Birçok Avrupa ülkesi, konut krizinin etkilerini yaşamaya başladı. Artan fiyatlar, orta ve düşük gelirli aileler için büyük bir engel oluşturuyor. Konut fiyatlarındaki bu hızlı artış, gençlerin ve ilk defa ev alacak kişilerin ev sahibi olma şansını azaltıyor.
AB genelindeki bu fiyat artışları, konut krizine karşı daha fazla politika ve çözüm geliştirilmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.